24 Mart 2009 Salı

BOU DESIGN hanedanlığı

hep düşünüyorum çalışıp duruyorum ne olacak bu şirketin sonu diye....bizim veliaht doğuştan matkap çekiç sesiyle yaşadığından mıdır nedir,inşaat malzemelerine inanılmaz ilgi duyuyor.nerede el arabası,matkap özellikle tornavida görse ilgileniyor malzemeleri okşuyor..
şimdi piyasada isim yapmış,para kıran bir çok mimarlık firmasına çamur atarım ben, babaları kurmuş adamlar devam ettiriyor diye.yanlış anlaşılmasın çok takdir ediyorum o da ayrı bir başarı çünkü babanın arkasından iş devam ettirebilmek..
içten içe gururlanıyorum oğlum işime ilgi duyuyor belkı ben de onu yetiştiririm diye.sapınç mıyım acaba? hani cocuguna kendi ideallerini yaptırmaya kalkan anneler gibi.öyle bir imaj çizdiysem biri beni uyarsın...

resimle örtüşmese de 3.bir post koymamak adına Kerem beyin son numaralarını kayda geçsin diye yazıyorum
***rusça konuşup cevap veriyor
***3 -4 kelimeli cümleler kuruyor.annesi kalk su ver gibi
****kendisini sen karşısındakini ben sanıyor
****maalesef-allah allah ve lütfen diyor
***arkadaşı Simi Simoş dıye çağırıyor.
***renkleri sonunda çözdü(benım için önemliydi herşeye mor dıyordu cunku)
****100 e kadar sayıyor.dermişim.
****her kelimeyi doğru soyluyor sadece babanneye bebeye diyor helikoptere obebi diyor.niye anlamadım

hehehehe
Posted by Picasa

dıgdık dıgıdık


aylık yorumlarımızı ne yaptıgımızı yazmanın zamanı gelmiş....
biz geçen hafta ön alıştırma yaptığımız gezelim öğrenelim aktivitelerimize bugün ata binmeyi de ekleyerek hayatımızda bir ilki gerçekleştirdik.anne kişisinin evden götürdüğü havuçlar ve kesme şekerlerle başlayan aktivitemiz Keremın adı capucino olan resimdeki pony-katır kırması hayvancağızın üstünde gezisiyle sonuçlandı.
benım tum korku ve çekinmelerime inat Kerem son derece rahat ve mutluydu atın üzerinde.çıkma vakti geldiğinde ayrılmak istemedi.normal şartlarda tam bir beyefendi olan tontino kendini yerlere attı ve ağlama krizlerine girdi eve dönmemek için.ben çok şaşırdım:)

ilgilenenlere ufak detaylar:
* atlıspor maslakta,10 dk pony ye bindirmek 20 YTL,yok binmem derseniz atları besleyıp kafede oturabılırsınız.cocuklar oynasın dıye bır odaları var ama süper hıjyen dıyemem.(gene de bizim cocuklar tum oyuncakları neredeyse yaladılar bu da ayrı durum tabıı)
* S club atlıspora nazaran daha chic bir yer.kapıdaki koruma uyemısınız vs dıye soruyor bız hee hee dedik girdik ,atlar cok bakımlı tesıs super ama zırt pırt gıdılır mı bılmem.henuz orada at bınme denemesı yapmadık
Posted by Picasa

3 Mart 2009 Salı

itiraf ediyorum

itiraf ediyorum ben iyi bir blog yazarı olamazmışım.bir ay olmuş gene yazmayalı,resim koymayalı.nedense bir ay önce olan tatsız bir olay yüzünden tamamen koptum bu dünyadan.
şimdi allahtan işler yoğunlaştı da ben de kendime gelmeye başladım sonunda.
bu arada görüyorum ki ünlü blogcu arkadaşlar da kopmuşlar birazcık.bahar geldi canlanalım arkadaşlar.Yapıncak'ın son postu beni anlatıyor zaten.günler uzamaya başlayınca ben de açılmaya başlıyorum ufak ufak....
itiraf ediyorum ilk defa kaçak dvd alıp izledim.Issız Adam.bir türlü gidemedim sinemaya.o kadar bekledım ki dvd si çıksın diye en sonunda dayanamadım 3 YTL ye aldım izledim ama ortasında Most yazısıyla beraber.oldum olacı bu kaçak-çakma-fake işlere uyuz olmuşumdur aslında.kendım de tasarımla uğraştıgım için yapılmış olan birşeyın kopyasının yapana ne kadar acı verdiğini bilirim ilk yapana tabiiki.hoş bu memlekette herşey copy-paste ya o ayrı konu...
aslen ben bunları yazsam çok fanım olur ama yazmıyorum işte hehehe...(ıssız adam başarılı bir film olmuş bence.) söz veriyorum bir daha izlemicem kaçak.hatta elimde tüm oscarlı filmlerin dvd si de olsa izlemeyeceğim( valla ben almadım.tv ci arkadaş verdi,dvd player alırken)
itiraf ediyorum ben çalışmaktan haz duyuyorum.tuhaf bir duygu bu,herhalde cocukluktan beri inek olmanın verdiği bir alışkanlık.son aylarda işler biraz yavaşlamıştı ben nerdeyse intihar moduna girmiştim,şimdi açıldı da sevindim.yanlış anlaşılmasın konu para kazanmakla ilgili değil.hiç öğrenemedim kahvemi alıp minik popomu devirip film izlemeyi,kitap karıştırmayı.hep çalış hep çalış..sanırım köle ruhu var bende.iş varsa hele ki zor ve üstesinden gelinmesi lazımsa değmeyin azmime...şimdi duyar gibiyim 'kızım en zoru cocuk sahıbı olmak en büyük iş 'diyenler var mutlaka.bence o işin hediye kısmı
sevgili oğlum ,Kerem, Sezen Aksu nun hediye diye bir şarkısı vardır.büyüdüğünde koy bir kadeh rakı,ılık ılık rüzgar essin balkonda,mümkünse balkonlu bir evin olsun-biz İzmirliler balkonda yaşarız nitekim- önünde bir dilim kavun biraz peynir umarım karşında da sevdiğin olur işte o zmn dinle bu şarkıyı annem bana adamıştı dersin....
itiraf ediyorum bu kadar uzun yazabilmemin tek sebebi koca kişisinin dışarıda olması-paşanın da horul horul uyumasından dolayıdır.